Modern ve Geleneksel Tarzı Evinize Aynı Anda Yansıtın

Modern ve geleneksel, asla bir araya gelemeyeceklerini düşündüğünüz iki zıt tasarım stili. Ancak, durum böyle değil. Aslında, o kadar ilginçler ki, onları bir arada sunduğunuzda gerçek tasarım sihri ortaya çıkıyor.

Modern bir ev rüstik dokunuşlarla eşleştirildiğinde, modern tarzın keskinliğini ortadan kaldıran bu fenomen vardır. Rüstiğin dokusu ve sıcaklığı, tarihi eskitilmiş malzemelerle karıştırarak ve vintage cazibesiyle birlikte modernin sadeliği ve serinliğiyle tezat oluşturuyor.

Farklı bir çağdan stilleri karıştırmak, doku ve görsel ilgiyle dolu dinamik bir iç mekân yaratabilir, ancak bunu doğru şekilde uygulamak da bir o kadar önemlidir.

Eski eşyalarla dolu büyük bir evden modern bir apartman dairesi veya şehir evi gibi daha küçük bir yere geçiyorsanız, çok fazla mobilyanız var demektir. Tüm bu mobilyaları daha küçük bir alana sığdırmaya çalışmak zor olabilir ve yeni bir başlangıç yapmak için her şeyi satmak cazip gelebilir.

Bununla birlikte, bazı parçalarınızı saklamanın ve bunları iç mekânınızın boyutuna ve yeni yaşam tarzınıza daha uygun modern mobilya parçalarıyla birleştirmenin faydaları vardır. Sadece bütçenize yardımcı olmakla kalmayacak, eski ve yeni parçaları birleştirmek, kişisel tarzınızı yansıtan çok katmanlı bir iç mekân yaratacaktır.

İç mekânınızı düzenlemek için zaman ayırmak, toplam kaostan kaçınmanıza ve bunun yerine, uyumlu bir görünüm ve his sağlayan bir alan yaratmanıza yardımcı olacaktır.

Geleneksel ve Modern Tasarımı Nasıl Tanımlarsınız?                                                                  

Geleneksel terimi oldukça geniştir, ancak birçok farklı tasarım stili aslında onun içine düşebilir. En temel tanımıyla rüstik, doğal, eski ve gündelik bir tasarımı tanımlar, bu nedenle geleneksel olabilen birçok stil vardır - her biri diğerinden büyük ölçüde farklıdır.

Modern tasarım, tam olarak 20. yüzyılın başlarından ortalarına kadar belirlenmiş bir zaman dilimini ifade eder. Hem İskandinav hem de Alman tasarımında kökleri olan yüzyılın başında ortaya çıktı ve yüzyılın ilk yarısında gerçekten popülerlik kazandı. 

Bu tanımlar, her iki stilin de geniş vuruşlarını açıklar ve bazen iki veya daha fazla dekorasyon stilini birleştirmenin en iyi yolu, her birinin küçük ayrıntılarına odaklanmayı bırakıp bunun yerine büyük resme bakmaktır. Her birinden diğerini geliştirecek unsurlar olacağına güvenin.

Modern mi Geleneksel mi Baskın Olacak?

Mobilya alışverişine başlamadan önce, mekânda hâkim olmasını istediğiniz tarza karar verin. Bir stilin baskın olmasına izin vererek, dikkat çekmek için birbiriyle yarışan stiller yerine bir denge duygusu yaratırsınız.

Küçülme, size tarzınızı yeniden keşfetme fırsatı sunabilir. Aile evinin geleneksel görünümünü korumak yerine, öncelikle modern bir iç mekânı tercih edebilirsiniz. Bu daha sonra ana tema olacak ve antika parçalarınız ise tamamlayıcı parçalar haline gelecektir.

Geleneksel tarzları sevenler içinse bunun tam tersi uygulanabilir. Modern parçalar tamamlayıcı olurken geleneksellik baskın olur.

Alanı yönlendirmek için hangi stili seçerseniz seçin, görünümü güçlendirmek için ikinci stili yeterince eklediğinizden emin olun. Modern bir mekânda bir vintage koltuk, bir etki yaratmak için yeterli olmayabilir. Aynı şekilde, tamamen geleneksel bir iç mekâna sahip modern bir sehpa, epey sırıtacaktır.

Küçük Detaylara Dikkat Edin

Uyumlu olmadan bütünlük oluşturmanın en kolay yollarından biri, mobilyanızın ince ayrıntılarını yakalamaktır. Bu, geleneksel parçalarınızın şekli veya çizgileri veya malzeme ve kumaşlar olabilir. Örneğin, bir kanepenin kavisli hatları, antika yan sehpanın ahşap ayakları ile iyi bir bütünlük yakalayabilir.

Ayrıca, eski mobilya parçalarınızın bazılarını yeniden döşemeyi veya yeniden boyamayı, onlara yeni bir yaşam süresi vermek ve uyumlu bir görünüm yaratmak için düşünebilirsiniz. Modern bir kumaşla kaplanmış klasik bir koltuk, modern bir kanepenin yanında mükemmel görünecektir.

Kontrast Yaratmaktan Korkmayın

Kontrast, her şeyi birbirine karıştırmak yerine alana heyecan ve beklenmedik bir ilgi katabilir. Renk ve malzemeler, alana kontrast eklemenin en kolay yoludur ve büyük bir fark yaratabilir.

Klasik görünümlü kanepenizi, göz alıcı bir dokunuş için yuvarlak mermer modern bir sehpa ile eşleştirin. Oryantal bir halı, çağdaş bir yemek masasının altına gelenek ve zenginlik duygusu katabilir. Koltuk, kanepe gibi yumuşak mobilyalar ve sandalye gibi daha küçük vurgu parçaları ile renk, desen ve doku eklemek, alana biraz kişilik eklemeye yardımcı olabilir.

Ölçeği Dikkate Alın

Farklı dönemlerin mobilyalarını bir araya getirirken, parçaların ölçeğini aynı düzeyde tutun. Küçük, zarif bir antika sandalye, büyük bir çağdaş modüler kanepenin yanında çok da hoş görünmeyebilir

Benzer yüksekliğe ve ölçeğe sahip parçaları birleştirmek, iç mekânın daha iyi görünmesini sağlayacak ve size esneklik kazandıracaktır. Örneğin, modern yemek alanının uç kısmına benzer ölçekte iki antika sandalye yerleştirmeyi düşünebilirsiniz.

Ayrıca, iç mekânınızın boyutlarına göre ölçeği göz önünde bulundurun. Daha önce ailenizin evinde olan büyük antika bir büfe, yeni dairenizin girişinde fazla baskın görünebilir. Bununla birlikte, bir oturma veya yemek odasına yerleştirildiğinde daha iyi bir bütünlük yakalayabilirsiniz.

Evin Ruh Hali Çok Önemli

Evinizin her alanı için arzu ettiğiniz ruh haline karar verin. Oturma odanızın rahat ve açık olmasını mı istiyorsunuz? Eğer öyleyse, alana resmi ve ağır mobilya parçaları yerleştirmekten kaçının. Bunun yerine, farklı dönemleri bir araya getirirken yumuşak, hafif ve klasik olan basit çizgiler ve malzemelerle işe başlayın.

Aynı şekilde, resmi görünümlü zarif bir oda hedefliyorsanız, sofistike ve estetik açıdan zengin parçaları birleştirin. Daha koyu ahşaplar, metaller ve kadife gibi lüks kumaşlar, arzu ettiğiniz resmi havayı vurgulamaya yardımcı olacaktır.

Aydınlatma ve Sanatsal Parçalar

Modern aydınlatma ve sanat, daha geleneksel tarzda parçaları modern bir iç mekâna dâhil etmenize yardımcı olabilir. Örneğin antika bir masanın üzerinde duran modern bir avize, dinamik bir kombinasyon oluşturabilir. Yukarıda modern bir tablonun asılı olduğu vintage bir şifonyer, iki tarzın bir araya gelmesine yardımcı olacaktır. Modern, rahat bir kanepenin yanındaki yan sehpaya yerleştirilmiş geleneksel bir lamba, alana görsel bir ilgi katmanı ekleyebilir.

Modern bir odaya eklemek istediğiniz geleneksel sanat eseri, ayna ve lambalarınız varsa, bunu daha dikkatli yapmayı düşünün. Ayrıca, bu parçaların zamanlarını birbirine yaklaştırarak daha çağdaş bir görünüm yaratmak için eski sanat eserlerini yeniden çerçeveletmeyi deneyebilirsiniz.

Mobilyalarınızı Eşit Dağıtın

Odanın bir tarafında yüzyıllık mobilyaların, diğer tarafında ise çağdaş parçaların yer aldığı bir iç mekân, stilleri bir araya getirmekten ziyade sadece farklılığı vurgulayacaktır. Alana birden fazla dönemin mobilyalarını yerleştiriyorsanız, parçaları eşit olarak dağıtmayı düşünün.

Bu şekilde, göz, stillerde ezici bir fark görmek yerine, onu birleşik bir estetik olarak görecektir.

Yemek alanınızı geleneksel parçalarınızla düzenlemek ve yaşam alanınızı açık plan iç mekânlarda modern mobilyalarla doldurmak yerine, bunları bir araya getirmeyi deneyin. Örneğin, modern yemek sandalyeleri ile geleneksel bir masa ve yaşam alanında klasik bir berjer veya lambalarla aynı tarzda bir birleştirme tekniği kullanın. Her şey ortak bir konu oluşturmak ve diyaloğu bir alandan diğerine devam ettirmekle ilgilidir.

Doğal Ahşabı Vurgulayın

Açıkta kalan ahşap kirişler, asırlık ahşap zeminler, yeniden tasarlanmış veya kurtarılmış ahşap mobilyalara dönüştü. Bunlar, modern ile karıştırıldığında rüstik çekicilik ve sıcaklığın arketipleridir.

Mevcut mimari öğeleriniz olsun veya bunları görünümü elde etmek için kuruyor olun, duvarlara ahşap eklemek veya dokulu ahşap mobilyalar kullanmak, modern bir alanı daha rüstik hissettirmek için uzun bir yol kat edecektir.